2013 PİYASA BEKLENTİSİ

2013 PİYASALAR__ 2013'ün 4 temel küresel riski, ABD ekonomisi için mali uçurum tartışması, Euro Bölgesi'yle ilgili kargaşa ve bunun yanı sıra Almanya seçimleri, Ortadoğu gerginliği ve petrol fiyatları, son bir risk başlığı olarak da gıda da beklenen yükselişler. Türkiye için yukarıda saydığımız dış faktörlerle birlikte Suriye ve İran’ la olan ilişkiler ve olası tehlikenin artması 2013 e damga vuracak faktörler arasında görünmektedir. İç faktörler arasında ekonomik verilerin durgunluğa dönüşmesi ve büyümenin beklentisinin düşürülmesi yıl boyunca takip edeceğimiz faktörler arasında gözükmektedir. ___ İtalya ekonomisinde beklenen daralmanın patlak vermesi, Arjantin gibi ülkelerde de özellikle gelişmekte olan ülkelere yayılacak olan ekonomik durgunluğuk piyasaları baskı altında tutacaktır. 2013 yılının ilk ayında Mali Uçurumun etkisini göreceğiz. Mart –Mayıs aylarına kadar sürecek olan yukarı aşağı yönlü dalgalanmalarla birlikte özellikle IMKB nin 60.000 in üstünde tutunması ve Mayıs ayından sonra Eylül’ e kadar satış baskısında altında olacağını tahmin etmekteyiz. 2013 yılının 3. Çeyreğinde gıda fiyatlarının aşırı değer kazanacağını ve bunun piyasalar üzerinde özellikle gıda hisseleri üzerinde baskı oluşturmasını beklemekteyiz. 2013 yılında Almanya’ da ki seçimlerin de DAX’ ta ki etkisini hissettirmesiyle IMKB' nin de bu etkiden kayıtsız kalamayacağı bir dönem içerisinde,Merkel’ in de seçimleri kaybetme olsılığı piyasaları olumsuz etkileyecektir. 2012 yılının son günlerinde, hedge fonlardan gelen pozisyon kapatma amaçlı satışlar, küresel durgunluk endişesiyle petrol fiyatlarında gerileme ve Euro Bölgesi'nde tedirginliklerin azalması, euro/dolar paritesindeki istikrarlı seyir gibi gerekçelerle altın geriledi. FED'in aldığı son parasal genişleme kararı da beklentilerin bitmesiyle değerli madene satış getirdi. Altın, 1700 dolar seviyesinin hafif altında şimdilik yatay bir banda yerleşti. 2013’ te ise , Hindistan' da ki dış ticaret açığının yönetim tarafından altın ithalatında kesintiye gitmenin bir yolunu aranıyor, şayet bu durumun gerçekleşmesi durumunda ve Çin’ in de diğer emtialara yönelmesi altında ki satış baskısını yıl boyunca arttıracaktır. Bu durumun tersinde ise altın fiyatlarının yılın ilk çeyreğinde gerilesede kademeli artışlarla ilk etapta 1.865 i sonra ki adımda ise 2.300 e doğru hareket etmesi beklenebilir. Teknik anlamda yorumlarsak ; Aşağıda ki grafiğin sol tarafındaki fiyat eğrisinden incelemeye başlarsak 730$ zirvesini görmesiyle %25 düştükten sonra 545$ dan tekrardan yukarı yönlü hareketiyle %90 primle 1.020$ zirvesini denemesiyle tekrardan %30 luk kar realizasyonuyla 710$ dan tekrar yukarı yönlü işlem hareketiyle %75 primle 1.250$ a kadar yükseldi. 1.250$ zirvesinden sonra gelen %20 düzeltme hareketiyle 1010$ a kadar düşüş gösterdi. Zaman ve süre bakımından incelersek ki bu pek analizciler tarafından desteklenen inceleme olarak görülmesede biz gene de tarihsel bazda analizde bulunacağız. Grafiğin sol tarafındaki en tepe nokta tarihi 2006 yılının Mayıs ayında zirve yaptıktan sonra kar realizasyonlarından sonra tekrar yükselmesiyle birlikte tarih 2008 ayının Mart ayında zirve oluşturdu. Bu iki dönem arasında yaklaşık 22 ay fark bulunmaktadır. 2008’ in Mart ayından devam edersek bir sonraki zirve seviyesi 2009 Aralık ayında zirve seviyesine kadar ulaşmış ve bu iki zirve arasında gene 21 aylık bir dönem farklılığı bulunmaktadır. Şimdiki döneme gelirsek 2009 Aralık ayında yaptığı zirveden bu zamana göre bir önceki zirve seviyeleri arasında ki dönem farklarını baz alırsak 21-23 ay arasında; 2009 Aralık ayında başlayan zirve sonrası 2011 de gerçekleşen zirve 1.920$. Altın fiyatlarında beklediğimiz %30 a yakın düşüşten sonra 2013 yılı ikinci çeyreğinde tekrardan zirve 2.300$ a kadar yükselmesini beklemekteyiz.

Etiketler