Küresel piyasalarda yeni
gün iki gündem ile başladı. Birincisi ABD’de Cumhuriyetçilerin uzlaşma cephesine
yaklaşarak vergi artırımlarında hemfikir olduklarını bildirdikleri ortak bir bildiri
imzalamalarıydı. İkinci gündem ise S&P’nin Yunanistan’ın kredi notunu –başlattığı tahvil geri alım programı
nedeniyle- ikinci kez “tercihli
temerrüt” seviyesine indirdi. Geçtiğimiz Şubat ayında da borç yapılandırma sürecinde aynı şey olmuş,
S&P sonra ülkenin notunu yeniden CCC
seviyesine yükseltmişti. Bu nedenle beklentimiz bunun piyasalarda ciddi
bir sarsıntıya neden olmaması yönündeydi ki tepki beklentimiz doğrultusundaydı.
Piyasalarda bugün takip
edilecek en önemli gelişme ise ECB faiz toplantısıydı, ayrıca Fitch’in uyarısından
nasibini alan İngiltere’de faiz kararı bugün
bekleniyordu. İngiltere Merkez Bankası faiz oranlarını değiştirmeyerek
%0,50'de, varlık alım programını da değiştirmeyerek 375 milyar sterlinde
bıraktı. Avrupa Merkez Bankası(ECB) da
faiz oranlarını değiştirmedi, PPK faiz oranlarının yüzde 0.75 olarak devam
etmesi kararı aldı. PPK sonrası Draghi’nin
yaptığı basın açıklamasının
önemli başlıklarına göz atacak olursak; Euro bölgesinde ekonomik zayıflıkların
gelecek yıl da devam etmesinin beklendiğini söyledi. Draghi’nin öngörüsüne göre ekonomide kademeli toparlanma
için tarih; 2013 son çeyrek. Ayrıca ECB’nin 2012 GSYH tahminini -0,6/-0,2% aralığından
-0,6/-0,4% aralığına aşağı yönlü revize
ettiği de belirtildi. Esas dikkat çeken başlık ise ECB mevduatlarına negatif
faiz uygulanmasının müzakere edildiğinin açıklanmasıydı.
İngiltere’de Ekim’de
toplam ticaret açığı 3,0 milyar GBP beklentinin üzerinde 3,6 milyar GBP oldu, bunda
mal ticaretinin önemli ölçüde etkili olduğunu gördük, Euro bölgesinde GSYH 2. Tahminine göre de
bölgede resesyon devam ediyor, bölge ekonomisinin 3. Çeyrekte beklenildiği gibi
%0,1 gerilediği bildirildi. Avrupa tarafında
günün bir diğer önemli verisi ise Almanya fabrika siparişleriydi, Ekim’de
siparişler beklentinin üzerinde %3,9’luk bir artış göstererek piyasalara
bir miktar destek olsa da sabahki mali
uçurum iyimserliği ile güne yükselişle başlayan Avrupa borsaları’nda bölgedeki
resesyona işaret eden GSYH verileri sonrası
değer kazançlarının önemli ölçüde eritildiği görüldü. ECB’nin büyüme
beklentilerini aşağı yönlü revize etmesi,
ekonomide toparlanma için Draghi’nin 2013 sonunu işaret etmesi ve
ECB mevduatlarına negatif faiz olasılığından bahsedilmesi de risk iştahının
daha da geri çekilmesi ile sonuçlandı.
ABD’de bugün veri akışında
yalnızca Haftalık İşsizlik Maaşı Başvuruları vardı. İşsizlik başvuruları 380.000
artış göstermesi beklenirken beklentinin üzerinde bir azalma kaydederek 370,000 olarak açıklandı.
Ancak piyasalarda yarın açıklanacak Tarım Dışı İstihdam verisi bekleniyor, dün
açıklanan ve tarım dışı istihdamın öncüsü
kabul edilen ADP Özel Sektör İstihdamı ABD işgücü piyasasında toparlanmaya dair
iyi sinyaller vermemişti.
Yurtiçinde ise bugün TCMB
Yılsonu Beklenti anketi açıklandı. Anket sonuçlarına göre; yıl sonu TÜFE
beklentisi %7,20’den %6,52’ye düşürülürken, büyüme beklentisi %3,2’de sabit
bırakıldı. TÜFE’ye benzer şekilde cari açıkta kademeli toparlanmanın sürdüğüne
işaret eden veriler ışığında yıl sonu cari açık beklentisi de 58,3 milyar dolardan 57,3 milyar dolara
indirildi. Bu şekilde, TCMB Beklenti Anketi, ekonomi aktörlerinin (mali ve reel
sektör karar alıcı ve profesyonellerinin)
cari açık ve enflasyon beklentilerinde iyileşmeye işaret etmiş oldu.
TCMB Başkanı Erdem Başçı
da TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda
yaptığı sunumda, Merkez Bankası’nın fiyat istikrarını koruyup finansal
istikrara katkı yapmak suretiyle
büyümeyi desteklediğini, önümüzdeki
aylarda Türkiye'de enflasyonun düşmeye devam etmesi ve büyümenin hız
kazanmasının
beklenebileceğini ve
bankanın önümüzdeki dönemde de alacağı tedbirlerle finansal istikrara katkı
yapmaya devam edeceğini bildirdi.
TCMB 5,5 milyar TL’lik
haftalık miktar bazlı repo ihalesi açtı, düne kadar TL’deki değer kazanma
sürecinin devamı ile Dolar/TL 1,7850 seviyesini aşamazken, dün hem euronun güç kaybetmeye başlaması ile
EURUSD’de görülen düşüş, hem de politika faizinin de altına inen gösterge tahvil
faizinin hafifçe yükselmeye başlayarak
bu seviyeyi aşması sonucu Dolar/TL’de başlayan yükseliş eğiliminin bu sabah da
sürdüğünü gözlemledik. Parite 1,7890 seviyesine doğru bir yükselişle başladıktan sonra 1,79 seviyesini
test edip geri çekildi ancak EURUSD’de sert düşüş ile İMKB kapanışına doğru
Dolar/TL yeniden 1,79’un üzerindeydi. Yunanistan’ın tahvil alımı ile başlayan
euronun değer kazanma süreci dün
İspanya’nın hedefinin altında borçlanması ve sert düşen perakende satışlar güç kaybettiğinden, parite 1,31’i aşağı yönlü
kırmıştı, bu sabah piyasalarda çok etkin olması beklenmeyen Yunanistan’ın not indirimi
ve Euro borç krizinin baskılarının
sürüyor olması ile ECB toplantısı öncesi parite bir miktar daha gevşeyerek güne
1,3042’lere dek inerek başladı. 1,3087
seviyesini test ederek yeniden 1,31’i
hedefleyen pariteyi buradan döndüren Euro bölgesinde resesyon oldu. 1,3050’nin
üzerinde tutunmaya çalışan parite, ECB’nin 2012 büyüme tahminlerini indirdiği ve ECB mevduatlarına
negatif faiz uygulanmasının toplantıda etraflıca görüşüldüğü açıklanan ECB
Başkanı Draghi’nin basın toplantısının ardından
hızlıca gevşemeye başlayarak 1,2977’ye
dek geriledi.